Endometrium kanserli olgularda msı(mikrosatellit instabilite) sıklığı,klinikopatolojik özellikleri ve inflamasyon parametreleri ile ilişkisi
Abstract
Giriş ve Amaç: Endometrium kanseri gelişmiş ülkelerde en sık görülen jinekolojik malignitedir. Kolorektal kanserlerde MSI varlığının prognostik etkisi olduğunun keşfedilmesi jinekolojik malignitelerde de araştırılmasının önünü açmıştır. MSI hatalı eşleşme tamir genlerinde mutasyon varlığında ilgili proteinlerde işlev kaybı sonucu ortaya çıkar. İnstabilite hücrede mutasyon birikimine yol açarak DNA onarımını engeller. Biz de bizim polikliniğimize başvuran endometrium kanserli olgularda MSI sıklığı ,klinikopatolojik özellikleri ve inflamasyon parametreleri ile ilişkisini araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalında 12.12.2019-12.12.2020 tarihleri arasında yapıldı. Çalışma kriterlerine uygun olan 74 olgu çalışmaya dahil edildi. Hastaların bilgilerine arşivde mevcut olan dosyalarından ulaşıldı. Hastaların verileri retrospektif olarak incelendi. MSI analizi için çalışmaya alınan hastaların tümör dokusuna ait parafin blokları Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı arşivinden çıkarıldı. Tümörlü parafin dokular literatüre uygun olarak çeşitli boyama işlemlerine tabi tutuldu. Herhangi bir nükleer boyanma varlığı pozitif ve MSS olarak değerlendirildi. Tümör hücre nukleuslarında total boyanma kaybı ise negatif ve MSI olarak değerlendirildi. Analizde IBM SPSS 22.0 kullanılmıştır, p<0,05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: Hastalarımızın median tanı yaşı 61 olarak hesaplandı. Olgulardan 30'u(%40,5) evre 1, 21'i(%28,4) evre 2, 14'ü(%18,9) evre 3, 9'u(%12,2) evre 4 idi. Çalışmaya dahil edilen toplam 74 hastanın 21(%28,3)'inde mikrosatellin instabilite saptandı. Bu hastalarımızın 14'ünde mlh-1/pms-2(%18,9), 3'ünde pms-2(%4,03), 2'sinde msh-2(%2,7), 1' inde msh-6/pms-2(%1,3), 1'inde msh-2/pms-2(%1,3) ekspresyon kaybı gözlendi. Olgularımızın mikrosatellit instabilitesi olan gruplarında myometrial invazyon oranları birbirinden farklı bulundu(p=0,008). Myometrial invazyonu olan 20(%27,4) olgumuzda MSI saptanırken, myometrial invazyonu olmayan hiçbir olgumuzda MSI saptanmadı. İnflamasyon parametreleri için NLR(nötrofil lenfosit oranı), SII2(sistemik immün inflamasyon indexi) parametreleri kullanıldı. NLR ve SII2 değerlerinin MSI ve MSS alt gruplarında dağılımı benzer bulundu(sırasıyla p=1,000 ve p=0,600). Olgularımızın medyan genel sağ kalım medyan(os) 17 ay olarak saptandı. Medyan hastalıksız sağ kalımı 18,5 ay olarak hesaplandı. MSS olan grupta 5 yıllık ortalama sağ kalım %73 ken, MSI olan grupta bu oranın %46 olduğu saptandı. İki grup arasında ortalama sağ kalım analizleri benzerdi(p=0,760). Sonuç: Endometrium kanserli olgularda MSI görülme sıklığını ,klinikopatolojik özellikleri ve inflamasyon parametreleri ile ilişkisini göstermeyi amaçladık. MSI tümörlü olguların özellikle myometrial invazyon ile ilişkisi olduğunu saptadık. MSI endometrial kanserli olguların muhtemel immunoterapi adayıdır.Bu sebeple patolojik olarak endometrium karsinomu tanısı almış vakalarda MSI çalışılması hastalar açısından oldukça önemlidir. Endometrium kanserli olgular için MSI durumu ve klinikopatolojik özelliklerini inceleyen daha çok olgu sayısının olduğu, çok merkezli prospektif analiz yapılan daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Introduction: Endometrial cancer is the most common gynecological malignancy in developed countries. The discovery that the presence of MSI has a prognostic effect in colorectal cancers has paved the way for its investigation in gynecological malignancies. MSI mismatch occurs as a result of loss of function in related proteins in the presence of mutations in repair genes. Instability causes the accumulation of mutations in the cell, preventing DNA repair. We aimed to investigate the frequency of MSI, clinicopathological features and its relation with inflammation parameters in patients with endometrial cancer who applied to our clinic. Materials and Methods: This study was conducted in Afyonkarahisar Health Sciences University Medical Faculty Hospital, Medical Oncology Department between 12.12.2019-12.12.2020. 74 cases meeting the study criteria were included in the study. The information of the patients was obtained from the files available in the archive. The data of the patients were analyzed retrospectively. Paraffin blocks belonging to the tumor tissue of the patients included in the study for MSI analysis were removed from the archives of the Medical Pathology Department. Tumor paraffin tissues were subjected to various staining processes in accordance with the literature. Any nuclear staining presence was evaluated as positive and MSS. Total loss of staining in tumor cell nuclei was evaluated as negative and MSI. IBM SPSS 22.0 was used in the analysis, p <0.05 was considered statistically significant. Results: The median age of diagnosis of our patients was calculated as 61 years. Thirty (40.5%) of the cases were stage 1, 21 (28.4%) stage 2, 14 (18.9%) stage 3, and 9 (12.2%) stage 4. Microsatelled instability was detected in 21 (28.3%) of the 74 patients included in the study. Of these patients, 14 patients had mlh-1 / pms-2 (18.9%), 3 had pms-2 (4.03%), 2 had msh-2 (2.7%), 1 had msh- Expression loss of 6 / pms-2 (1.3%), 1 of them msh-2 / pms-2 (1.3%) was observed. The rates of myometrial invasion were found to be different in the groups of our patients with microsatellite instability (p = 0.008). MSI was detected in 20 (27.4%) patients with myometrial invasion, whereas MSI was not detected in any of our patients without myometrial invasion. NLR (neutrophil lymphocyte ratio), SII2 (systemic immune inflammation index) parameters were used for inflammation parameters. The distribution of NLR and SII2 values in MSI and MSS subgroups was found to be similar (p = 1,000 and p = 0,600 ). The median overall survival of our cases was found to be 17 months. Median disease-free survival was calculated as 18.5 months. The mean 5-year survival was 73% in the CNS group and 46% in the MSI group. Average survival analyzes were similar between the two groups (p = 0,760). Conclusion: We aimed to show the incidence of MSI in patients with endometrial cancer, its clinicopathological features and its relationship with inflammation parameters. We found that cases with MSI tumors were particularly associated with myometrial invasion. MSI is a possible immunotherapy candidate in cases with endometrial cancer. Therefore, it is very important to study MSI in cases with pathological diagnosis of endometrial carcinoma. For cases with endometrial cancer, more studies with multicenter prospective analysis are needed, with more cases examining MSI status and clinicopathological features.
URI
https://hdl.handle.net/20.500.12933/120https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=wf-FPgY-5qjHEzEoOgvMs7YJQniCsf5yrOwmRPdBwXz06KqZZqm9DNrHf7UjxkLE
Collections
- Tez Koleksiyonu [28]