Yetişkin hastaların bireyselleştirilmiş bakım algılarının hastane taburculuğuna hazır oluşluklarına etkisi

Abstract

ÖZET Yetişkin Hastaların Bireyselleştirilmiş Bakım Algılarının Taburculuğa Hazır Oluşluklarına Etkisi Amaç: Bu araştırmanın amacı yetişkin hastaların bireyselleştirilmiş bakım algılarının hastane taburculuğuna hazır oluşluklarına etkisini incelemektir. Yöntem: Tanımlayıcı olarak planlanan araştırmaya Mart- Temmuz 2018 tarihleri arasında üç farklı hastanenin cerrahi-dahili servislerinde yatan 811 hasta dahil edilmiştir. Araştırmanın yürütülmesi için, bir üniversitenin Klinik Araştırmalar Etik kurulundan onay alındı. Veriler hasta tanıtım bilgi formu, Bireyselleştirilmiş Bakım Skalası (BBS-A ve BBS-B) ve Taburcu Olmaya Hazır Olma Ölçeği (TAHO), Hasta Öz Değerlendirme Formu kullanılarak anket tekniğiyle toplanmıştır. Verilerin analizinde sayı, yüzde dağılımı ve aritmetik ortalama kullanılmıştır. Ölçekler arasındaki ilişki ve etki Pearson Korelasyon Analizi ve Regresyon Modeli ile SPSS 18.0 windows paket programı kullanılarak analiz edildi. Bulgular: Hastaların %52,2'si kadın, %50,1'i 56 yaş ve üzeri bireylerden oluşmuştur. Örneklem grubunun %43,8'i ilkokul mezunu idi. Bireyselleştirilmiş Bakım Skalası-A ve B genel durum ortalamasının (BBS-A=3,34±1,03; BBS-B=3,97 ± 1,01) beşli likert tipi ölçekte orta değer olan 3 puanın üzerinde olduğu görülmektedir. TOHO ölçeğinin genel ortalaması ise 4,77±3,70'dir.BBS-Aalt boyutlarına ilişkin aritmetik ortalamalar incelendiğinde; "klinik durumda bireysel özellikler" boyutuna ilişkin ortalamanın en yüksek, "karar verme kontrolü" alt boyutuna ilişkin ortalama en düşüktür. BBS-B alt boyutlarına ilişkin aritmetik ortalamalar incelendiğinde; "kişisel yaşam durumu" boyutuna ilişkin ortalamanın en yüksek, "karar verme kontrolü" alt boyutu en düşüktür. TOHO ölçeğinde ise en yüksek ortalamaya sahip alt boyut "beklenen destek" iken en düşük ortalamaya sahip alt boyut "bilgi" olduğu saptandı. Regresyon analizine göre, hastanın hemşirelik eylemlerinin farkında olmasındaki (BBS-A) bir birimlik artış taburculuğa hazır olma algısında 0,495 birimlik artışa; hastanın kendi bakımında bireyselliğini algılamasındaki (BBS-B) bir birimlik artış taburculuğa hazır olma algısında 0,467 birimlik artışa neden olmaktadır. Sonuç: Bireyselleştirilmiş bakım algısının taburcu olma algısı üzerinde pozitif anlamlı etkisinin olduğu bulunmuştur. Hemşireler hastaların bireysel özelliklerine ve gereksinimlerine yönelik verecekleri bakım, hastaların endişe duymadan taburcu olmaya hazır hissetmelerine, memnuniyet duymalarına ve yeniden yatışın azalmasına katkı sağlayacaktır.

SUMMARY The Influence of Individualized Care Perception of Adult Patients on the Readiness for Hospital Discharge Objective : The objective of this study is to analyze the influence of individualized care perception of adult patients on the readiness for hospital discharge. Method : The study was planned in a descriptive. It was carried out on 811 patients staying in the surgical – internal disease clinic of three different hospitals. The approval for the study was obtained from the clinical research ethical committee of a university. A patient information form, an Individualized Care Scale and The Readiness for Hospital Discharge Scale- Short Form (RHDS/SF) were used to collect data and for data analysis score, percentage and arithmetic mean were used. The correlation between the scales were analyzed with pearson correlation analysis and regression model. Data was analyzed using SPSS for Windows, version 18.0. Results : 52.2 % of the patients were women, 50.1% were 56 years old and over. 43.8% of the sample group were primary school graduates. It is observed that A and B general state average of the Individualized Care Scale (ICSA = 3.34 +- 1.03; ICS-B = 3.97 +- 1.01 ) is over 3 in the fivefold Likert type scale. The general average of the RHDS/SF scale is 4.77 +- 3.70. When the arithmetic means belonging to ICS-A sub-dimensions were analyzed, the average of 'clinical stituation' dimension was the highest and ICS-B sub-dimensions were analyzed, the average of 'personal life stituation' dimension was the highest whereas 'decisions control' sub-dimension was the lowest. In the RHDS/SF scale, on the other hand, the sub-dimension with the highest average was 'the expected support' and the one with the lowest average was 'knowledge'. According to regression analyses it was detected that a unit increase in the perception of nursing care practice (ICSA) caused an increase of 0.495 in the perception of readiness for hospital discharge and detected that a unit increase in the perception of individualized self-care (ICSA) caused an increase of 0.467 in the perception of readiness for hospital discharge. Conclusion: It was detected that the influence of individualized care perception of adult patients on the readiness for hospital discharge was positive. The care provided by nurses according to the individual features and needs of patients will result in feeling ready for hospital discharge without anxiety, feeling pleased and reducing being re-hospitalized.