Üst Servikal Vertebra Fraktürlerinde Halo Vest Tedavisi
Özet
Amaç: Spinal travmalar ve servikal fraktürler ileri yaş hasta popülasyonunda mortalite ve morbiditenin en sık nedenlerinden birisidir. Cerrahi girişimler hastaların yaşı ve ek hastalıklar nedeniyle yüksek oranlarda komplikasyon ile sonuçlanabilir. Çalışmamızda üst servikal C1 ve C2 vertebra fraktürü sonrasında HALO Vest uygulanan hastaların uzun dönem takip sonrası sonuçlarını araştırdık. Yöntemler: Çalışmamızda 2013-2017 yılları arasında meydana gelen herhangi bir travma sonrası servikal C1 ve C2 vertebra fraktürü nedeniyle kliniğimizde HALO Vest uygulanan 20’si erkek 10’u kadın toplam 30 hasta incelendi. Enfeksiyon, doğumsal anomali veya malignite sonrası fraktür gelişen hastalar çalışmaya dahil edilmedi. Hastalar Bilgisayarlı Tomografi ve fleksiyon-ekstansiyon grafi ile radyolojik olarak takip edildi. Füzyon gelişen hastaların cihazı çıkarıldı. Bulgular: HALO Vest cihazı takılan toplam 30 hastanın 2 tanesinde izole C1 fraktürü, 6 tanesinde C1+ C2 odontoid Tip 2 fraktürü, 16 tanesinde izole odontoid fraktürü, 2 tanesinde C2 massa lateralis fraktürü, 4 tanesinde Hangman fraktürü mevcuttu. Hastalar HALO Vest immobilizasyon cihazı ile ortalama 15 hafta (10-22 hafta) takip edildi. Takipler sonucunda 22 hastada tam füzyon, kalan 8 hastada ise farklı nedenlerden dolayı kısmi füzyon geliştiği saptandı. HALO Vest çıkarılan hastalar Philedelphia servikal collor ile takip edildi. 5 hastada enfeksiyon gelişti. 1 hastanın vida yerleri değiştirildi. Sonuç: Üst Servikal vertebra fraktürlerinde seçilmiş uygun hastalarda HALO Vest cihazı uygulaması hasta açısından çeşitli zorluklar oluştursada son derece güvenilir ve etkili bir tedavi yöntemidir. Objective: Spinal trauma and cervical fractures are one of the most common causes of mortality and morbidity in the elderly. Surgical interventions can result in high rates of complications due to age of the patients and additional diseases. In our study, we investigated the long-term follow-up results in patients who applied the HALO Vest following the upper cervical C1 and C2 vertebral fractures. Methods: A total of 30 patients (20 male, 10 female), who were applied the HALO Vest in our clinic due to fractures of the cervical C1 and C2 vertebrae after any trauma between 2013 and 2017, were studied. Patients who developed infection, congenital anomaly, or post-malignancy fracture were not included in the study. Patients were followed up by computed tomography and flexion-extension radiographies. The HALO Vest of fusion patients was removed. Results: There were 2 isolated C1 fractures, 6 C1+C2 odontoid Type 2 fractures, 16 isolated odontoid fractures, 2 C2 massa lateralis fractures, and 4 Hangman fractures in a total of 30 patients with the HALO Vest device. Patients were followed for 15 weeks on average (10–22 weeks) with the HALO Vest immobilization device. As a result, a full fusion in 22 patients and partial fusion in 8 remaining patients due to different reasons were found. The HALO Vest patients were followed up using the Philadelphia cervical collar. Infection occurred in 5 patients. Nail positions were changed in 1 patient. Conclusion: The application of the HALO Vest device in selected patients with the upper cervical vertebra fractures is a very reliable and effective treatment method for various difficulties encountered by the patient.
Kaynak
JAREMCilt
9Sayı
1Bağlantı
https://doi.org/10.5152/jarem.2019.2223https://app.trdizin.gov.tr/makale/TXpFNU9UZzRPQT09
https://hdl.handle.net/20.500.12933/494