Başlık için Kocatepe Tıp Dergisi Koleksiyonu listeleme
Toplam kayıt 289, listelenen: 151-170
-
Koroner arter hastalarında hipertansiyonun inflamatuar reaksiyona additif etkisi
(2013)Amaç: Stabil koroner arter hastalığında (KAH) hipertansiyo- nun (HT) inflamatuar sürece ilave katkısının olup olmadığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Hastalar üç gruba ayrıldı; Grup I sadece KAH olan, Grup II ise KAH’a ... -
Koroner arter hastalığı ile karotis intima-media kalınlığı arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi
(2013)Amaç: 64 kesitli bilgisayarlı tomografi anjiografi (BTA) ile tespit edilen koroner arter hastalığı (KAH) ve ultrasonografi (US) ile izlenen ana karotis arterdeki (ACA) intima-media kalınlığı (İMK) arasındaki ilişkiyi ... -
Koroner arter hastalığı saptanan hastalarda pfa-100 sistemi ile aspirin direnci sıklığının araştırılması
(2014)Amaç: Aspirin günümüzde en yaygın kullanılan antitrombotik ilaçtır. Çalışmamızda koroner arter hastalığı (KAH) saptanan olgularda PFA-100 sistemiyle aspirin diren- cinin (AD) sıklığı değerlendirildi. Gereç ve Yöntem: ... -
KRONİK DÖNEMDE İNME GEÇİRMİŞ HASTALARIN OLFAKTÖR BULBUS HACİMLERİNİN VE OLFAKTÖR SULKUS DERİNLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
(2019)AMAÇ: Bu çalışmada, kronik dönemdeki inme geçirmiş hastaların olfaktör bulbus (OB) hacimleri ve olfaktör sulcus (OS) derinliğini değerlendirmek amaçlandı. GEREÇ VE YÖNTEM: Bu çalışma retrospektif ve olgu kontrol çalışması ... -
KÜNT TORAKS TRAVMASI GEÇİREN HASTALARDA OLUŞAN AKCİĞER KONTÜZYONU İLE HEMOTORAKS / PNÖMOTORAKS ARASINDAKİ İLİŞKİ
(2020)AMAÇ: Bu çalışmanın amacı toraks travması nedeni ile kliniğimize müracat eden ve toraks kontüzyonu tespit edilen hastalardaki kontüzyon ile hemotoraks, pnömotoraks ve hemopnömotoraks arasındaki ilişkiyi değerlendirmek. ... -
Laparoskopik kolesistektomide trokar yerine bupivakain enjeksiyonunun postoperatif ağrıya etkisi
(2012)Amaç: Laparoskopik kolesistektomi, açık cerrahi ile karşılaştırıldığında minimal invaziv işlem olması nedeniyle postoperatif ağrı üzerine daha az etkilidir. Biz çalışmamızda, trokar yerine lokal anestezik verilip verilmemesine ... -
Lenfatik sistem ve klinik önemi
(2014)Lenfatik sistem, lenfatik kapillerlerden başlar ve lenf sıvısını lenf damarları, cisterna chyli, ductus thoracicus yoluyla dolaşım sistemine aktarır. Lenfatik sistem lenfatik damar ağını ve lenfatik organları içerir. ... -
LENFOSELLERDE PERKÜTAN TEDAVİ: TEK VEYA ÇOK SEANS SKLEROTERAPİNİN ETKİNLİĞİNİN KARŞILAŞTIRILMASI
(2020)AMAÇ: Lenfosel tedavisinde perkütan trankateter skleroterapi tekniği uzun yıllardan beri ilk tedavi seçeneği olarak kullanılmaktadır. Bu prospektif randomize çalışmanın amacı tek veya çok seans etanol skleroterapisinin ... -
Lokalize mide kanseri nedeniyle adjuvan kemoradyoterapi uygulanan hastalarda p53 ekspresyonun prognostik önemi
(2013)Amaç: Günümüzde mide kanserinde postoperatif yaklaşım- da standart tedavi 5FU bazlı kemoterapi ve eş zamanlı 45 Gy eksternal radyoterapidir. Bu tedavinin yüksek toksisite oranları hastaların büyük çoğunluğunun tedavisin-de ... -
Lomber disk hernisi ve benign eklem hipermobilite sendromu
(2013)Giriş: Benign eklem hipermobilitesi pek çok kas iskelet hastalıkları ile bir arada bulunabilen bir sendromdur. Lomber disk hernisi de bunlardan biridir. Bu çalışmanın amacı, lomber disk hernisi ile benign hipermobilite ... -
Maksiller fibröz displazi: Vaka sunumu
(2014)Fibröz displazi, nadir ve iyi huylu bir kemik tümörü olmakla beraber malign transformasyon potansiyeline sahiptir. Fibröz displazi, tek veya birden fazla kemiği tutabilir. Baş ve boyun bölgesinde fibröz displazinin en sık ... -
Malign akciğer tümör metastazına bağlı spontan servikal vertebral kırık
(2014)Kemikler ileri evre kanserlerde en sık metastaz alan yerlerdendir. Tümör hücreleri kemikte osteoblastik ya da osteoklastik tipte etki göstermektedir. Osteoklastik tümöral metastazlar kemiklerin yapısal özelliklerini bozarak ... -
Manisa'da retrospektif onikomikoz çalışması: 2003-2010
(2013)Amaç: Bu çalışma Manisa’da onikomikoz etkenlerini tespit etmek ve mikolojik tanı testlerini değerlendirmek amacıyla gerçekleştirildi. Gereç ve Yöntem: Yedi yıllık dönemde onikomikoz klinik ön tanısıyla mikoloji laboratuvarına ... -
MANİSA MERKEZ VE SOMA İLÇESİ 2017 YILI HAVA KALİTESİ VERİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
(2019)AMAÇ: Çalışmada, muhtemel hava kirletici kaynaklarının farklı olduğu Manisa-Merkez ve Manisa-Soma hava kalitesinin kükürtdioksit (SO2) ve partikül madde (PM10) parametreleri yönünden karşılaştırılması amaçlanmıştır. GEREÇ ... -
Manuel yöntem ile idrar sediment analizinin otomatik idrar analizörü ile kıyaslanması
(2001)UF-100 analizörü eritrosit, lökosit, skuamöz ve transitional epitelial hücreleri, renal tubuler hücreleri, bakteri, hiyalen ve inklizyonal silendirleri, maya hücrelerini, kristalleri ve spermatozoaları argon lazer flow ... -
McFARLANE RAT DORSAL CİLT FLEP MODELİNDE AMNİOMAX’IN NEKROZ ÖNLEYİCİ ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI
(2020)AMAÇ: Yara yeri cilt nekrozu cerrahi girişimlerin ana problemlerinden biridir. Cerrahi teknik, enfeksiyon, periferik vasküler hastalıklar ve radyasyon etyolojik faktörlerdir. Yara iyileşmesindeki yetersizlikten nekroza ... -
Meckel divertikülü ayırıcı tanısında pelviektazi
(2012)Olası bir Meckel divertikülünün sebep olduğu karın ağrısının araştırılması amacıyla bölümümüze sevk edilen olgunun Tc 99m perteknetat sintigrafisinde, batın içerisinde sağ böbrek medialinde fokal aktivite akümülasyonu ... -
Mediyastinal ganglionöroma: Olgu sunumu
(2012)Ganglionöroma, sıklıkla sempatik gangliyon hücrelerinden, seyrek olarak da adrenal medulla, sempatik sinir ve periferik sinirlerden köken alan, nadir görülen, yavaş büyüyen, benign nörojenik bir tümördür. Olgu Sunumu: Astım ... -
MEME KANSERLİ HASTALARDA DİNAMİK TİYOL, DİSÜLFİT DENGESİ İLE CA-15-3 SEVİYELERİ ARASINDAKİ İLİŞKİ
(2020)AMAÇ: Tiyol/disülfit dengesi birçok hastalıkta önemli bir oksidatif belirteçtir. Kanserli olgularda biyo-belirteç olması yönünde çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmanın amacı meme kanserli hastalarda tiyol-disülfid ... -
MEMENİN TAŞLI YÜZÜK HÜCRELİ KARSİNOMU
(2018)AMAÇ: Memenin taşlı yüzük hücreli karsinomu agresif klinik gidişatı olan nadir bir alt gruptur. Meme kanserlerinin %2-4.5’ini oluştururlar. Bu çalışmada taşlı yüzük hücreli meme kanseri olgularının klinik ve patolojik ...
