Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorÖzyürek, Pakize
dc.contributor.authorÇoğalan, Seçkin
dc.date.accessioned2021-05-05T15:09:49Z
dc.date.available2021-05-05T15:09:49Z
dc.date.issued2019
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12933/54
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=vjszP7PzV0HebcjFEvDfwEi-PimwEhFYaeGygpT1D1yuoJHVvPLUWvvot7Rp2TIJ
dc.description586013en_US
dc.description.abstractÖzellikle son on yıllar içerisinde görülme sıklığı ciddi şekilde artan ve tüm dünyada salgın-epidemi haline gelen obezite, bir sağlık problemi olarak ön plana çıkmakta ve üstünde her geçen gün daha fazla durulmaktadır. Obezite cerrahisi kilo vermede çarpıcı sonuçlara neden olur, ancak ameliyat sonrası komplikasyonlara veya uzun vadede yaşam kalitesini etkileyebilir. Araştırma, obezite cerrahisi geçirmiş hastalarda yeme bağımlılığı ve yaşam kalitesinin belirlenmesi için amacıyla tanımlayıcı kesitsel araştırma olarak planlandı. Araştırma, Ankara ilinde bulunan özel bir klinikte ameliyat olan hastalar ile Aralık 2017-Haziran 2018 yılında etik kurul onayı alındıktan sonra yapıldı. Araştırmanın evrenini ve örneklemini, Ankara ilindeki özel bir muayenehaneye obezite cerrahisi almak için gönüllü başvuran ve ameliyatlarından sonra en az 3 ay geçmiş 80 hasta oluşturdu.Araştırmada verileri toplamak amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan "Sosyo-Demografik Özelliklerini Tanılama Formu", "Yale Yeme Bağımlılığı Ölçeği" (YYBÖ) ve "SF 36 Yaşam Kalitesi" ölçeği kullanıldı. Veriler hastalarla telefonda yüzü yüze görüşme tekniği ile elde edildi. Veriler, istatistiksel yazılım paketi SPSS 18 (Statistical Package for the Social Sciences – IBM®) kullanılarak yapıldı. Çalışmada elde edilen verilerin istatistiksel analizleri için IBM SPSS Statistics 18 (IBM SPSS, Türkiye) programı kullanıldı. Çalışma verileri tanımlayıcı istatistiksel metotlar (ortalama, standart sapma, frekans, yüzde) t testi, pearson kolerasyon ve Kolmogorov-Smirnov testi kullanılarak değerlendirildi. Katılımcıların %71,3'ünü kadınlar, %40'nı 31-40 yaş grubu, %70'ni lisans mezunu, %52,5'nin normal kiloya sahip hastalar oluşturmuştur. Katılımcıların %66,7'sinin ameliyat öncesi diyabet ve insülin direnci hastalığının olduğu, ancak bunların %95'i ise şu anda hastalığının devam etmediğini bildirmişlerdir. Katılımcıların %40'ı ameliyat sonrası sağlık problemi yaşadığını belirtirmiştir. Katılımcıların yeme bağımlılıkları incelendiğinde, ankete katılan bireylerin tümünün yeme bağımlısı olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Yaşam kalitesi ölçeğinin alt boyutları, katılımcıların verdikleri cevaplar doğrultusunda puanlandırılmış ve 100 puan üzerinde değerlendirmeye alınmıştır. Fiziksel fonksiyon alt boyutunun ortalaması 94,5, fiziksel rol güçlüğü alt boyutunun ortalaması 66,88, emosyonel rol güçlüğü alt boyutunun ortalaması 59,58, enerji ortalaması 69,81, ruhsal sağlık ortalaması 80,15, sosyal işlevsellik ortalaması 80,20, ağrı alt boyutunun ortalaması 2,63 ve genel sağlık algısı alt boyutunun ortalaması ise 81,94 olarak bulunmuştur. Sonuç: Yaşam kalitesi ölçeğinin alt boyutları ile Yale yeme bağımlılığı alt boyutları arasındaki ilişkiye incelenmiş; yalnızca "kötü sonuçları olduğu bilindiği halde kullanıma devam edilmesi" alt boyutu ile fiziksel rol güçlülüğü arasında pozitif yönlü zayıf bir ilişki bulunurken sosyal işlevsellik arasında ise negatif yönlü zayıf bir ilişki olduğu saptanmıştır. Obesite cerrahisi geçiren hastaların ameliyat sonrası yaşam kalitelerinin olumlu yönde etkilendiği ve yeme bağımlısı olmadıkları görülmektedir. Kilo kaybının yaşam kalitesinin etkileyen bir faktör olduğunu ifade edebiliriz.en_US
dc.description.abstractEspecially during the last decades, obesity is seen more frequently and has become an epidemic all around the world. It prevails as a health problem and day by day more emphasis has been given to it. Bariatric surgery leads to striking results in weight loss but post-surgery complications may have impacts on quality of life in the long-term. The research is designed as a cross-sectional research to determine food addiction and quality of life of those who had surgery. After having ethics committee approval,the research is done with the patients who had their surgeries in a private clinic between December 2017 and June 2018 in Ankara. Population and sample of the research consists of 80 patients who voluntarily applied for bariatric surgery in a private clinic in Ankara and had their surgeries at least 3 months ago. In the research, in order to collect data, "Socio-Demographic Characteristics Diagnosis Form" prepared by the researcher, "Yale Food Addiction Scale (YFAS), and "SF 36 Quality of Life Scale" were used. Data was obtained through phone calls with patients. In order to do the statistical analysis of the data IBM SPSS Statistics 18 (IBM SPSS, Turkey) program was used. The study data was evaluated by using descriptive statistics methods (average, standard deviation, frequency, percentile) t test, Pearson correlation and Kolmogorov-Smirnov test. The participants consist of 71,3 % of women, 40 % people of 31-40 age, 70 % with bachelor's degree and % 52,5 people with average weight. 66,7 % of the participants stated that they had had diabetics and insulin resistance illness, but 95 % of them said that their diseases discontinued. 40 % of participants stated that they experienced health problems after surgery. When the food addiction of the participants is examined, it was seen that none of them is food addicted. Quality of Life Scale's sub-divisions are scored based on the responses of participants and evaluated out of 100. Average of physical functioning sub-division was found as 94,5; average of role limitations due to physical health was found as 66,88; average of role limitations due to emotional problems was found as 59,58; average of energy/fatigue was found as 69,81; average of emotional well-being was found as 80,15; average of social functioning was found as 80,2; average of pain sub-division was found was 2,63 and average of general health sub-division was found as 81,94. Conclusion: Relationship between the sub-divisions of quality of life scale and sub-divisions of Yale food addiction was examined and it was founded that (a) there is only weak positive relation between subdivision of "Use continues despite knowledge of adverse consequences" and role limitations due to physical health and (b) weak negative relation with social functioning. It is seen that patients who had bariatric surgery are affected positively after their surgery in terms of their quality of life and they are not food addicted. We can state that weight loss is a factor that has an impact on quality of life.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherAfyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Akademik Arşiv Sistemien_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectHemşireliken_US
dc.subjectNursingen_US
dc.subjectObeziteen_US
dc.subjectbariatrik cerrahien_US
dc.subjectyeme bağımlılığıen_US
dc.subjectyaşam kalitesien_US
dc.subjectObesity, bariatric surgery, food addiction, quality of life.en_US
dc.titleObezite cerrahisi geçirmiş olan hastalarda yeme bağımlılığı ve yaşam kalitesien_US
dc.title.alternativeFood addiction and quality of life in patients with bariatric surgeryen_US
dc.typemasterThesisen_US
dc.departmentAFSÜ, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalıen_US
dc.contributor.institutionauthorÇoğalan, Seçkin
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.endpage108en_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US


Bu öğenin dosyaları:

DosyalarBoyutBiçimGöster

Bu öğe ile ilişkili dosya yok.

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster