Metisilin dirençli staphylococcus aureus (MRSA)'larda daptomisin ve linezolid direncinin retrospektif olarak değerlendirilmesi

Abstract

Hastane kökenli ve de toplum kökenli en önemli infeksiyon etkenlerinden biri de bilinmektedir ki Staphylococcus aureus bakterisidir. Ciddi infeksiyonlara neden olan bu bakteri, deri ve yumuşak doku infeksiyonlarına, bakteriyemiye, solunum sistemi infeksiyonlarına, üriner infeksiyonlara neden olmaktadır. MRSA infeksiyonlarında uzun yıllar vankomisin antibiyotiği başarılı bir şekilde kullanılmıştır. 1996 senesinde ise ilk defa vankomisine orta duyarlılık gözlenmiştir. Bir yıl sonra da Japonya'da ilk vankomisin dirençli S.aureus'un heterojen izolatı tanıtılmıştır. MRSA suşları bilinmektedir ki bütün ?-laktam grubu antibiyotiklere dirençlidir. Aminoglikozid, tetrasiklin, linkozamid, kinolon gibi antibiyotiklere de direnç gösterirler. Son yıllarda glikopeptidlere de direnç geliştiği görülmektedir. Dolayısıyla daptomisin, linezolid, tigesiklin gibi antibiyotiklerin de tedavide kullanımı başlamıştır. Görülmektedir ki S.aureus bakterisi kazanmış olduğu dirençler ile yeni yeni birçok antibiyotik arayışına götürmektedir. Biz de bu çalışmamızda, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde 2012/2015 yılları arasında görülen MRSA suşlarının daptomisin ve linezolid antibiyotiklerine olan direnç durumlarını retrospektif olarak değerlendirilmesini amaçladık. Geçmişe yönelik olarak çalıştığımız bu bakteri suşlarından MRSA olarak tanımlananların, hangi klinik ve yoğun bakımdan, hangi klinik materyalden, hangi cinsiyetteki hastalardan izole edildikleri ve daptomisin ve linezolid antibiyotiklerine olan direnci incelendi. Toplamda 618 hasta çalışılmıştır. Bu 618 hastadan 130 tanesinde MRSA gözlemlenmiştir. Bu MRSA suşları 26 klinik ve yoğun bakımdan gelen numunelerdendir. Diğer 488 hastadan alınan numuneler ise çeşitli stafilokok türleridir. Buna göre MRSA'nın diğer etkenlere göre görülme durumu % 21,035 olarak hesaplanmıştır. Bu numunelerden MRSA durumları ise; 2 apse, 3 balgam, 2 burun, 1 diyabetik ayak, 1 doku, 9 idrar, 53 kan, 1 kulak, 26 trakeal aspirat ve 32 yara şeklindedir. MRSA görülen 130 hastadan 83 tanesi erkek, 47 tanesi kadın hastadır. Buna göre %63,84 erkek, %36,15 kadın hasta profili görülmüştür. 130 hastada görülen MRSA üzerinde yapılan çalışmada 4 tanesinde Linezolid dirençliyken 126 tanesinde duyarlı görülmüştür. 77 tanesinde daptomisin dirençliyken 53 tanesinde duyarlı görülmüştür. Daptomisin duyarlı olan 53 hastada aynı zamanda linezolid de duyarlıdır. Linezolid dirençli olan 4 hastada ise aynı zamanda daptomisin de dirençli görülmüştür. Daptomisin ve Linezolid antibiyotiklerinin her ikisine de dirençli olan 4 hastaya ait numunelerden 1 tanesi yara, 3 tanesi de kan numunesidir.

Staphylococcus aureus is also known as the most important infectious agent of hospital origin and community origin. This bacterium, which causes serious infections, causes skin and soft tissue infections, bacteremia, respiratory system infections and urinary infections. Vancomycin antibiotic has been successfully used for many years in MRSA infections. In 1996, intermediate sensitivity to vancomycin was observed for the first time. A year later, a heterogeneous isolate of the first vancomycin-resistant S.aureus was introduced in Japan. MRSA strains are known to be resistant to all ?-lactam group antibiotics. They also exhibit resistance to antibiotics such as aminoglycoside, tetracycline, linkosamide, quinolone. In recent years, resistance to glycopeptides has been observed. Therefore, the use of antibiotics such as daptomycin, linezolid and tigecycline has also begun in the treatment. It is seen that S.aureus bacterium with the resistance gained leads to a new search for many new antibiotics. In this study, we aimed to retrospectively evaluate the resistance states of daptomycin and linezolid in MRSA strains seen between 2012 and 2015 at Afyonkarahisar Health Sciences University Medical Faculty Hospital. We investigated the resistance of these bacterial strains, which were identified as MRSA, from which clinical and intensive care, which clinical material, from which sex patients were isolated, and their resistance to daptomycin and linezolid antibiotics. A total of 618 patients were studied. MRSA was observed in 130 of these 618 patients. These MRSA strains belong to 26 clinical and intensive care samples. The samples taken from the other 488 patients are various Staphylococcus species. According to the other factors, MRSA was calculated as 21,035%. MRSA cases from these samples; 2 abscesses, 3 sputum, 2 nose, 1 diabetic foot, 1 tissue, 9 urine, 53 blood, 1 ear, 26 tracheal aspirate and 32 wound. Of the 130 patients with MRSA, 83 were male and 47 were female. According to this, 63.84% male and 36.15% female patients were seen. In the study conducted on MRSA in 130 patients, Linezolid was resistant in 4 and linezolid sensitive in 126 cases. Daptomycin was resistant in 77 specimens and sensitive in 53 samples. In 53 patients who are sensitive to daptomycin, linezolid is also sensitive. 4 patients with linezolid resistance were also resistant to daptomycin. Of the 4 patients who were resistant to both Daptomycin and Linezolid antibiotics, one of the samples was wound and 3 were blood samples.